Burak’ın Tablet Sevdası: Çocuk Masalları
Bir zamanlar, Burak adında neşeli ve enerjik bir çocuk varmış. Burak’ın en büyük mutluluğu, arkadaşlarıyla dışarıda oyun oynamakmış. Sabah kahvaltısını hızla bitirip soluğu mahallenin oyun alanında alır, saatlerce yorulmadan eğlenirmiş.
Mahallede en çok sevilen oyunlardan biri saklambaçmış. Burak, saklanırken nefesini tutar, kalbi heyecanla çarparken en kuytu köşeleri seçermiş. Arkadaşları “Sobe!” diye bağırınca kahkahalarla yerinden fırlayıp yeni bir oyuna başlamak için sabırsızlanırmış. Yakar top oynarken hızlı hareket etmeyi öğrendiği gibi, ip atlama yarışlarında da en fazla zıplayan olmayı hedeflermiş.
Bahar aylarında, bahçede uçurtma uçurmak onun için bambaşka bir keyifmiş. Gökyüzüne yükselen rengârenk uçurtmasını gururla izler, rüzgârın onu dans ettirmesine hayran kalırmış. Kışın ise arkadaşlarıyla kardan adam yapar, ona havuçtan burun ve eski bir atkı takarmış.
En çok sevdiği oyunlardan biri de top peşinde koşturmakmış. Mahalledeki çocuklarla kendi küçük futbol takımlarını kurar, kazanan takım sevinçle zıplarken kaybeden takımın hemen rövanş istemesiyle saatlerce top oynarlarmış. Topa her vurduğunda ayağının altında çimenlerin hissi, rüzgârın saçlarını savurması ve dostlarıyla paylaştığı kahkahalar, onun için her şeyden daha değerliymiş.

Ancak günün birinde babasının aldığı tablet, Burak’ın hayatını yavaş yavaş değiştirmeye başlamış. İlk başta sadece derslerine destek olması için verilen bu tablet, zamanla onun tek eğlencesi haline gelmiş. Artık ne saklambaç oynamak için heyecanlanıyor ne de ip atlamayı özlüyormuş. Bahçede top koşturmak yerine, ekranın başında oturarak zaman geçiriyormuş.
Ne annesinin onunla konuşmaya çalışması ne de arkadaşlarının eve gelip oyun için ısrar etmesi işe yaramış. Burak, saatlerce tabletteki oyunlarla vakit geçirmeye başlamış ve gerçek dünyanın tüm güzelliklerini yavaş yavaş unutur olmuş…
Bir gün, okul çıkışı Burak yine odasına kapanmış. Arkadaşları dışarıda neşeyle gülüp koşuştururken o, tabletin parlak ekranına bakıyor, zamandan ve mekândan kopup kendi dünyasına dalıyormuş. Akşam olup annesi yemeğe çağırdığında bile “Biraz daha, lütfen!” diye yalvarır, elinden tableti bırakmak istemezmiş. Sonunda herkes yatmaya çekilince, Burak da tabletini başucuna koyup derin bir uykuya dalmış.
Burak’ın Tablet Sevdası: Çocuk Masalları‘ Tuhaf Ruya‘
O gece Burak çok sıra dışı bir rüya görmüş. Önce etrafı karanlık bir sis kaplamış, sonra birden tabletin içindeki oyun karakterleri karşısına dikilmiş. Her biri farklı renkte kıyafetler giymiş, parlak gözlerle Burak’a bakıyorlarmış. Bu karakterler kimi zaman küçük bir araba, kimi zaman sihirli bir kahraman, bazen de rengârenk bir canavar olarak görüntü değiştiriyorlarmış. Burak, bu beklenmedik karşılaşmadan önce korkmuş, ama kısa süre sonra merakına yenik düşerek onlarla konuşmaya başlamış:

“Nereden geldiniz? Neden buradasınız?”
Karakterlerden en parlak renkli olanı öne çıkmış: “Biz, senin bütün gün vakit geçirdiğin oyundan geliyoruz. Bizi çok seviyorsun, biliyoruz. Ancak sen artık gerçek dünyayı unuttun. Arkadaşlarınla oynamıyor, doğanın sesini dinlemiyor ve sevdiklerine vakit ayırmıyorsun.”
Burak, başını öne eğerek cevap vermiş: “Ama tablet o kadar eğlenceli ki… Oyunlar hiç bitmiyor. Yenilerini keşfediyor, her seferinde daha da fazla vakit geçiriyorum.”
Diğer karakter söze girmiş: “Eğlenceli olmasına eğlenceli, ama bazı şeyleri kaçırıyorsun. Gel, sana neleri kaçırdığını gösterelim.”
Burak’ın Tablet Sevdası: Çocuk Masalları ‘Gerçek Hayatın Büyüsü‘
Bir anda rüyada başka bir sahneye geçmişler. Mahallenin parkındalarmış. Salıncaklar gıcırdıyor, çocuklar neşeyle kaydıraktan kayıyor, bazıları top peşinde koşturuyormuş. Burak, uzun zamandır parka uğramadığını fark etmiş. Eski arkadaşlarının kahkahaları kulağına çalınmış. Kalbi heyecanla çarpmaya başlamış. Onları izlerken yanındaki karakter gülümseyerek sormuş:
“Görüyor musun şu anki mutluluklarını? Sen bu anları, tabletin başındayken kaçırıyorsun. İçinde olmak varken uzaktan izlemeye razı mısın?”
Burak tam cevap vermeye hazırlanırken, bir sonraki sahneye geçmişler. Bu kez evinin salonundaymış. Annesi, babası, hatta büyükannesi oradaymış. Hepsi akşam yemeği için özenle sofrayı kurmuş, Burak’ı bekliyorlarmış. Ama masada kimse konuşmuyor gibi görünüyormuş, çünkü Burak henüz odaya gelmemiş. Büyükannesi hüzünlü gözlerle boş sandalyeye bakarken annesi sessizce iç çekiyormuş. O an Burak, ailesiyle zaman geçirmenin ne kadar değerli olduğunu derinden hissetmiş.
Bir anda parlayan ışıklar içinde, tablet karakterleri yeniden belirip Burak’a doğru eğilmiş: “Gerçek hayat, ekranda gördüklerinden daha renkli ve daha coşkulu olabilir. Yeter ki gözlerini açıp etrafına bak. Senin yuvan, seni seven ailen ve dostların var. Onlarla geçirdiğin anların kıymetini bil!”
Burak’ın Tablet Sevdası: Çocuk Masalları ‘Yeni Bir Gün‘
Burak, bu sözleri duyar duymaz birden yatağında doğrulmuş. Sabah olmuş, güneş ışıkları pencereden içeri süzülüyormuş. Bu rüya gerçek miydi diye düşünürken, az sonra içindeki coşkuya teslim olmuş. Elini tablete uzatıp oyun açmak yerine, yatağından hızla kalkıp pencereden dışarı bakmış. Arkadaşlarının çoktan sokakta top oynadığını görmüş. Hemen üstünü giyinip sokağa fırlamış. Arkadaşları onu görünce sevinç çığlıkları atarak yanlarına çağırmışlar. O gün Burak, uzun zamandır hissetmediği bir mutluluğu tatmış. Ter içinde kalana dek koşmuş, gülmüş, eğlenmiş.

Akşam olduğunda ise ailesiyle birlikte sofraya oturduğunda yüzünde kocaman bir tebessüm varmış. Hem yediği yemeğin tadı daha güzel geliyor hem de ailesinin sohbetine katılmak onu sevindiriyormuş. Burak, tabletle de zaman geçirebileceğini ama kendisi için önemli olan herkesi, özellikle de gerçek hayatın güzelliklerini ihmal etmemesi gerektiğini anlamış. Artık tabletini daha bilinçli kullanacak, hem oyun oynamanın keyfine hem de sevdikleriyle geçirilecek o değerli anlara önem verecekmiş.
Ve gökten üç elma düşmüş: Biri Burak’ın yeni keşfettiği dengeye, biri ailesiyle geçirdiği sıcak akşamlara, diğeri ise tüm çocukların gerçek dünyanın güzelliklerini asla unutmamalarına…
Burak’ın Tablet Sevdası: Çocuk Masalları‘nı beğendiyseniz diğer masallarımıza ve sosyal medya hesapalarımız için tıklayın! Keyifli okumalar…