Hayvanlarla Konuşabilen Kız Masalı: Bir varmış bir yokmuş, bir zamanlar, Ela adında bir kız çocuğu yaşarmış. Ela’nın en büyük hayali, hayvanlarla konuşabilmekmiş. Fakat kimse ona inanmazdı. Arkadaşları, ailesi ve hatta öğretmeni bile onun dileğini gerçekleştirmesinin imkânsız olduğunu söylerdi.
Bir gün, Ela ormanda yürürken birdenbire bir tavşan görmüş. Merakla yanına yaklaşmış ve “Merhaba!” demiş. Tavşan ona şaşkınlıkla bakmış ama cevap vermemiş. Ela umutsuzluğa kapılmamış ve tekrar sormuş: “Benimle konuşmak istemez misin?” Büyük bir sürprizle, tavşan bu sefer başını sallamış ve “Evet, konuşabilirim,” demiş.
Ela, duyduklarına inanamamış. Hayvanlarla gerçekten konuşabildiğini fark etmişti! Sevinç içinde tavşana sorular sormaya başlamış. O andan itibaren, Ela’nın hayatı tamamen değişmiş. Kendi dünyasında bir sır olarak sakladığı bu yeteneğini kullanarak, ormanda yaşayan tüm hayvanlarla iletişim kurabiliyormuş.
Bir gün, Ela ormanda yalnızca bir köpeğin oturduğunu görmüş. Köpek hüzünlü bir şekilde çevresine bakıyordu. Ela onun yanına gidip, “Neden üzgünsün?” diye sormuş. Köpek, sahibi tarafından terk edildiğini söylemiş ve yalnız hissettiğini dile getirmiş.
Ela, köpeği teselli etmek için onunla konuşmaya başlamış. Ona arkadaşlık ettiğini ve artık yalnız olmadığını söylemiş. Köpek, Ela’nın sözlerinden güç alarak hayata yeniden tutunmuş.
Günler geçtikçe, Ela ormanda yaşayan diğer hayvanlarla da iletişim kurmaya başladı. Kuşlardan şarkılar öğrendi, sincaplarla oyunlar oynadı, tavşanlara sebzeler verdi. Her bir hayvan, Ela’nın dostu haline geldi ve ona kendi dünyalarında bir pencere açtı.
Ela, bu deneyimiyle öğrenmişti ki, farklılıklar bizi zenginleştirir. Hayvanların dili ne olursa olsun, hepsi duyguları ve istekleri olan canlılardır. İnsanlar olarak, doğayla uyum içinde yaşamayı ve hayvanlara saygı göstermeyi unutmamalıyız.
Bir sabah, Ela güneşin ilk ışıklarıyla uyanmış. Penceresinden içeri süzülen altın renkli ışıklar, odasını aydınlatmış. Yatağından kalkıp, pencereye doğru yürümüş ve dışarıya bakmış. Orman, her zamanki gibi huzur verici ve gizemliymiş.
Ela, ormana gitmek için sabırsızlanıyormuş. Hızla giyinmiş ve evden çıkmış. Ormanın yolunu tutmuş. Ağaçların arasında yürürken, kuşların cıvıltıları kulaklarını doldurmuş. Her adımda, doğanın sesleri ona eşlik etmiş.
Derken, bir ağacın altında küçük bir kirpi görmüş. Kirpi, yaprakların arasında bir şeyler arıyormuş gibi görünüyormuş. Ela, kirpiye yaklaşmış ve nazikçe sormuş: “Merhaba, ne arıyorsun?”
Kirpi, Ela’ya dönüp şaşkınlıkla bakmış ve “Ah, merhaba Ela! Kaybettiğim incilerimi arıyorum,” demiş. “Gece rüyamda, gökyüzünden düşen incileri topladığımı gördüm. Uyandığımda ise, incilerimin kaybolduğunu fark ettim.”
Ela, kirpiye yardım etmeye karar vermiş. İkisi birlikte yaprakların ve dalların arasında incileri aramaya başlamışlar. Aradıkça, ormanın derinliklerine doğru ilerlemişler. Sonunda, bir çalının altında parlayan incileri bulmuşlar. Kirpi, sevinçle incilerini toplamış ve Ela’ya minnettarlığını ifade etmiş.
“Senin sayende incilerimi buldum, Ela. Çok teşekkür ederim!” demiş kirpi. Ela, “Rica ederim, ne de olsa arkadaşız,” demiş gülümseyerek.
O günden sonra, Ela ve kirpi sıkı dost olmuşlar. Ela, ormanda yaşayan her hayvanla dostluk kurarak, onların dünyalarını daha iyi anlamış. Her gün yeni bir macera, her gün yeni bir ders öğrenmiş.
Ela’nın hikayesi, bize doğayla ve onun canlılarıyla dost olmanın önemini hatırlatıyor. Her canlının bir hikayesi, bir kalbi ve bir ruhu var. Onlarla konuşabilmek, onları anlamak ve onlara yardım etmek, dünyamızı daha güzel bir yer haline getirebilir. Ve Ela, bu güzellikleri keşfetmeye devam ediyormuş.
Hayvanlarla Konuşabilen Kız masalımız burada sona ermiş. Sizde Hayvanlarla Konuşabilen Kız masalını beğendiyseniz yorumlar kısmında buluşalım 🙂
Hayvanlarla Konuşabilen Kız masalı gibi Uyku Masalları okumak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
Daha fazla masal okumak için masal okuyoruz sayfamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yok! İlk siz olun.