İlkbahar Perisi Masalı: Bir varmış bir yokmuş, bir zamanlar, uzun yıllar öncesinde, büyülü bir ormanda İlkbahar Perisi yaşarmış. Her sene kışın sonunda uyanır, toprağı yeniden canlandırmak için çiçeklerin ve bitkilerin üzerine sihirli tozlarını saçarmış. Ormanda sevgiyle karşılanan bu peri, tüm canlıların kalplerine umut aşılamak için çalışırmış.
Bir bahar gününde, İlkbahar Perisi ormanda dolaşırken küçük bir kız çocuğu gözüne ilişmiş. Çocuğun adı Ela imiş ve solgun yüzüyle ormanda dolaşıyormuş. Merakla ona yaklaşan peri, Ela’nın üzgün olduğunu fark etmiş. “Neden burada yalnızsın, Ela?” diye sormuş.
Ela hüzünle cevap vermiş: “Ormanda hiçbir şey büyümüyor, her yer gri ve soğuk. Bahar gelmediği sürece mutlu olamayacağımı düşünüyorum.”
İlkbahar Perisi gülümsemiş ve Ela’ya şöyle demiş: “Küçük kız, umudu kaybetmek yerine ona inanmayı seçebilirsin. Hikayemi dinle ve ne demek istediğimi anlayacaksın.”
Peri, Ela’ya geçmişten bir hikaye anlatmaya başlamış. Bir zamanlar bir köyde yaşayan insanlar, uzun bir kışın ardından umutsuzluğa kapılmışlarmış. Toprakları kurumuş, bitkiler solmuş ve herkes ümitsizce bekliyormuş. Ancak bir çocuk, baharın geleceğine inanıyormuş.
Çocuk, her sabah güneş doğmadan önce bahçeye gidip toprağı öpmüş ve “Bahar, gelmek için hazır mısın?” diye sormuş. Ardından, toprağı öperken yavaşça “Gel, gel!” diye fısıldamış.
Bir gün, çocuğun fısıltılarına cevap veren bir yaprak belirmiş. Diğer yapraklar da ona katılmış ve baharı çağırmış. Bir süre sonra, toprak yeşermiş, çiçekler açmış ve orman yeniden canlanmış.
Hikaye bittikten sonra İlkbahar Perisi Ela’ya dönmüş ve şöyle demiş: “Ela, bahar sadece mevsimlerin değişimi değil, aynı zamanda içimizdeki umudu diriltme gücüdür. Eğer inanırsak, dünyayı daha iyi bir yer haline getirebiliriz.”
Ela, İlkbahar Perisi’nin sözlerini düşündükçe yüzünde bir tebessüm belirmiş. O günden sonra, her sabah güneş doğmadan önce bahçeye gidip toprağı öper ve umudu çağırırmış. İnançla beklemiş ve bir süre sonra, ormanda baharın uyanışını gözlemlemiş.
İlkbahar Perisi’nin hikayesi, Ela’ya ve diğer çocuklara umudu asla kaybetmemeleri gerektiğini hatırlatmış. Bahar gelene kadar içlerindeki umut ışığını yaşatmanın önemini kavramışlar. Her şeyin değişebileceğini ve onların da dünyaya güzellikler katma gücüne sahip olduklarını anlamışlar. Ve İlkbahar Perisi masalı burada bitivermiş.
İlkbahar Perisi ve Küçük Ela Masalı
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, İlkbahar Perisi ve küçük Ela’nın yaşadığı ormanda yeni bir gün başlamış. Güneş yavaşça yükselirken, ormanın her köşesi sihirli bir ışıkla aydınlanmış. İlkbahar Perisi, yeni bir macera için uyanmış ve kanatlarını çırparak Ela’nın evine doğru uçmuş.
Ela, sabahın erken saatlerinde bahçede toprağı öperken, İlkbahar Perisi sessizce yanına varmış. “Günaydın Ela, bugün seninle birlikte ormanın diğer tarafına gitmek istiyorum,” demiş. Ela şaşkınlıkla başını kaldırmış ve gülümsemiş. “Ormanda başka neler var?” diye merakla sormuş.
İlkbahar Perisi elini Ela’nın eline alarak onu ormanın derinliklerine götürmüş. Yol boyunca, peri Ela’ya ormanın gizemlerini anlatmış. “Bak,” demiş, “bu çiçekler sadece ay ışığında açar ve bu ağaçlar meyvelerini sadece sevgiyle beslenenlere sunar.”
Derin ormanda, bir dere kenarına varmışlar. Suyun kenarında, renk renk taşlar parıldıyormuş. İlkbahar Perisi, “Bu taşlar dilek taşları,” demiş. “Bir dilek tut ve taşı suya at, belki dileğin gerçek olur.”
Ela, gözlerini kapamış ve içinden bir dilek tutmuş. Sonra en parlak taşı seçip suya fırlatmış. Taş suya değdiği anda, suyun üzerinde renkli ışıklar belirmiş ve bir su perisi ortaya çıkmış. Su perisi, Ela’ya teşekkür ederek, “Dileğin için teşekkürler, Ela. Senin dileğinle ormanımız daha da güzelleşecek,” demiş.
Ela ve İlkbahar Perisi, su perisinin sihirli dansını izlerken, ormanın her yerinde çiçekler açmış, ağaçlar yeşermiş ve hayvanlar neşeyle şarkı söylemeye başlamış. Ela’nın dileği, ormanın her köşesine mutluluk ve umut saçmış.
Gün batımına doğru, İlkbahar Perisi ve Ela yorgun ama mutlu bir şekilde eve dönmüşler. Ela, “Bugün harika bir gün geçirdim ve birçok şey öğrendim,” demiş. İlkbahar Perisi ise, “Her gün yeni bir macera ve her macera, hayatımıza yeni bir hikaye ekler,” demiş.
Ve böylece, İlkbahar Perisi ve Ela’nın yeni macerası sona ermiş. Ama onların hikayeleri, ormanın derinliklerinde sonsuza dek yaşamaya devam etmiş. Çünkü her bahar, yeni bir umut ve yeni bir başlangıç demekmiş. Ve masal burada bitivermiş.
İlkbahar Perisi masalı gibi Uyku Masalları okumak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
Daha fazla masal okumak için masal okuyoruz sayfamızı inceleyebilirsiniz.
Mutlu Kaplumbağa ve Küçük Fare Masalı
Pofuduk ve Cıvıldak Masalı
Yorum yok! İlk siz olun.