Bu masal, soğuk bir kış sabahında hayat bulan sihirli bir kardan adamın, yani Kardan Adam Buzkar’ın dostlukla dolu macerasını anlatıyor. Sisi ve Mila adındaki iki kardeşin sevgi ve cesaretle Buzkar’ı kurtarmak için çıktıkları bu büyülü yolculuk, hem çocukların hayal dünyasını genişletecek hem de dostluğun önemini vurgulayacak. Masal oku…
Soğuk bir kış sabahı, güneş yeni doğmuş, kar taneleri yerde incecik bir örtü gibi parlıyordu. Sisi ve Mila, pencerenin buğusunu silip dışarıyı izlerken birbirlerine baktılar. “Hadi bahçeye çıkalım ve büyük bir kardan adam yapalım!” dedi Mila. Sisi de heyecanla onayladı. Hemen kat kat giyinip, ellerine eldivenlerini geçirerek kendilerini bahçeye attılar.
Kar, yumuşacık bir yorgan gibi her yeri kaplamıştı. Çocuklar, minik elleriyle karları yuvarlamaya başladılar. İlk kar topu küçük bir misket gibiydi, ama yuvarladıkça büyüdü, büyüdü ve sonunda devasa bir kar küresi oldu. Sisi, “Bu gövdesi olacak!” dedi neşeyle. Mila, “O zaman biraz daha küçük bir top yapalım, bu da başı olsun,” diyerek diğer kar topunu yuvarlamaya başladı. Kahkahalarla ve küçük şarkılar mırıldanarak kardan adamlarının parçalarını bir araya getirdiler.
Gövde yerine oturduğunda, Mila kardan adamın yüzünü yapmaya başladı. Ela gözleri için kömür parçaları getirdi, Mila ise mutfaktan bir havuç alıp burnunu yerleştirdi. Küçük çakıl taşlarıyla ağzını yaptıklarında kardan adam artık gülümsüyordu. Ancak ikisi de geri çekilip ona baktıklarında bir şeyin eksik olduğunu fark ettiler.
“Bize bakıyor ama bir şapkası yok! Bir kardan adam şapkasız olur mu?” dedi Sisi, başını yana eğerek. Mila ellerini beline koyup düşünceli bir ifadeyle cevap verdi, “Hemen bir şapka bulmalıyız! Hem onu soğuktan korur hem de çok şık görünür.”
Sisi, koşarak babalarının şapka dolabına gitti ve birkaç seçenek getirdi. Ancak hiçbiri kardan adama yakışacak kadar özel değildi. Tam umudu kesmek üzereyken Mila, dedelerinden kalma eski bir sandığı hatırladı. “Belki de orada bir şey vardır!” dedi heyecanla. İkisi birlikte sandığın yanına gittiler, üstündeki tozu üfleyerek kapağını açtılar. İçinde parıltılı bir yıldız işlemeli eski bir şapka buldular. Şapkanın üzerindeki işlemeler ışıldıyormuş gibi görünüyordu.
“Bu mükemmel! Sanki bu şapka tam da bu anı bekliyormuş!” dedi Sisi. Mila şapkayı dikkatlice alıp kardan adamın başına yerleştirdi. İşte o anda, sanki bir mucize gerçekleşti. Kardan adamın gözleri kocaman açıldı ve yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı. Kollarını hareket ettirerek, “Merhaba! Benim adım Buzkar!” dedi.
Sisi ve Mila, önce şaşkınlıkla birbirlerine baktılar, sonra sevinçle çığlık atıp Kardan Adam Buzkar’ın etrafında dans etmeye başladılar. “Konuşuyorsun! Gerçekten konuşuyorsun!” diye bağırdı Mila. Buzkar, sevimli bir kahkaha atarak cevap verdi: “Evet, çünkü siz bana bu sihirli şapkayı taktınız!”
Bu, çocukların hayatında unutamayacakları bir maceranın başlangıcıydı.
Sisi ve Mila, Buzkar’la geçirdikleri günlerde bahçeyi adeta bir oyun parkına çevirdiler. Karla kaplı yamaçlarda kaydılar, devasa kardan kaleler inşa ettiler ve Buzkar’ın anlattığı sihirli masalları dinlerken hayaller kurdular. Buzkar’ın neşeli kahkahaları ve sevimli sohbetleri, kış mevsimini daha da büyülü hale getirmişti. Ancak, günler uzayıp güneş daha sıcak parlamaya başladıkça, Buzkar’ın yüzündeki gülümseme giderek soluyordu.
Kardan Adam Buzkar’ı Kurtarmak İçin Büyük Plan
Bir sabah, Kardan Adam Buzkar derin bir nefes aldı ve üzgün bir sesle, “Bahar geldiğinde eriyeceğim ve sizi bir daha göremeyeceğim,” dedi. Bu sözler, Sisi ve Mila’nın içini burktu. İkisinin de gözleri doldu, ama hemen pes etmek istemediler. “Hayır, bir çözüm bulabiliriz!” dedi Mila kararlılıkla. Sisi de başını sallayarak ekledi: “Seni kurtaracağız, Buzkar! Her şeyi yaparız!”
O andan itibaren, iki kardeş Kardan Adam Buzkar’ı kurtarmanın yollarını düşünmeye başladılar. Çünkü dostlarıyla vedalaşmaya hiç ama hiç niyetleri yoktu.
“Buzkar’ı nasıl kurtarabiliriz?” diye düşünerek kitaplara ve internete daldılar. Günlerce süren araştırmalar sonunda, yıl boyunca kar ve buzla kaplı olan Grönland adında bir ülke olduğunu öğrendiler. Mila heyecanla, “Eğer Buzkar’ı oraya götürürsek, sonsuza kadar erimeden yaşayabilir!” dedi. Bu fikir, ikisinin de yüzünde kocaman bir gülümseme oluşturdu.
Planlarını hemen ailelerine anlattılar ve onların yardımıyla Kardan Adam Buzkar’ı koruyacak soğuk bir kutu hazırladılar. Buzkar’ı dikkatlice bu kutuya yerleştirip uçakla Grönland’a doğru yola çıktılar. Grönland’a vardıklarında, bembeyaz buzulların ve parlayan kuzey ışıklarının altında Buzkar’ı güvenle yerleştirdiler. Buzkar’ın gözleri mutlulukla parladı. “Beni kurtardığınız için teşekkür ederim. Her kış sizi görmeye geleceğim ve dostluğumuz hiç bitmeyecek,” dedi.
O günden sonra, her kış Kardan Adam Buzkar Grönland’dan Sisi ve Mila’yı ziyarete geldi. Onlara kar tanelerinin sırlarını anlattı, yeni oyunlar öğretti ve dostluğun sıcaklığının her zaman kalplerini ısıttığını hatırlattı.
Kardan Adam Buzkar Masalı macerası burada sona eriyor ama dostlukla dolu yeni masallarımızda buluşmak için bizi takip etmeyi unutmayın! Daha fazla masal ve yaratıcı hikayeler için web sitemizde ve Instagram hesabımızda (@masalokuyoruz) buluşalım! 😊