Kırmızı Araba ve Arkadaşları Masalı: Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar küçük, şirin bir kasabada parlak kırmızı renkte bir araba yaşarmış. Bu araba, adını renginden almış ve kasabadaki herkes ona “Kırmızı” dermiş.
Kırmızı, kasabanın en hızlı ve en cesur arabasıymış. Her sabah, güneş doğduğunda kasabanın sokaklarında neşeyle gezermiş.
Bir gün, Kırmızı arkadaşlarıyla büyük bir maceraya atılmaya karar vermiş. Arkadaşları arasında, bisiklet olan Bici, scooter olan Susi ve kaykay olan Kiki varmış. Hepsi birlikte oyunlar oynar ve yeni yerler keşfederlermiş.
Kırmızı, “Bugün büyük bir orman keşfedelim!” demiş. Arkadaşları da bu fikre bayılmış ve hep birlikte ormana doğru yola çıkmışlar. Ormana vardıklarında, etrafında büyük ağaçlar ve rengarenk çiçekler olduğunu görmüşler. Orman, kuş cıvıltıları ve tatlı bir esintiyle doluymuş.
Bici, “Bu orman ne kadar güzelmiş! Burada harika bir gün geçireceğiz,” demiş.
Susi, “Hadi hep birlikte yeni yollar keşfedelim,” demiş ve önden gitmeye başlamış.
Kiki ise, “Ağaçların altında bir yarış yapalım mı?” diye sormuş.
Kırmızı, “Harika bir fikir! Hadi yarışalım,” demiş ve hepsi birlikte büyük bir yarışa başlamışlar. Yarış sırasında, Kırmızı en önde gitmiş ve arkadaşlarına yol göstermiş.
Yarışın başlangıç noktası, büyük bir ağacın altındaymış. Kırmızı, Bici, Susi ve Kiki başlangıç çizgisinde sıralanmışlar. Üçten geriye saymışlar ve “Bir, iki, üç… Başla!” demişler. Kırmızı hemen hızlanmış ve öne geçmiş. Bici, pedallarını hızlıca çevirerek Kırmızı’yı yakalamaya çalışmış. Susi, scooter’ını olabildiğince hızlı sürmüş ve Kiki kaykayının üstünde hızla kayarak onları takip etmiş.
Ormanın içindeki yollar dar ve kıvrımlıymış. Kırmızı, virajları ustaca alarak ilerlemiş. Bici, Kırmızı’ya yetişmek için tüm gücüyle pedal çevirmiş. Susi, scooter’ıyla hız kazanmak için düz yolları tercih etmiş ve Kiki, kaykayının üstünde zıplayarak engelleri aşmış.
Bir süre sonra, yarışçılar ormanın derinliklerinde bir açıklığa ulaşmışlar. Kırmızı önde gitmeye devam ederken, Bici ve Susi onu yakından takip etmiş. Kiki, kaykayının üstünde kıvrak hareketlerle ilerlemiş ve sonunda Kırmızı’yı yakalamış.
Yarışın bitiş çizgisine yaklaştıklarında, hepsi neredeyse aynı hizadaymış. Kırmızı, tüm gücüyle hızlanmış ve son bir hamleyle bitiş çizgisini geçmiş. Ardından Bici, Susi ve Kiki bitiş çizgisini geçmişler. Hep birlikte sevinçle bağırmışlar ve birbirlerini tebrik etmişler.
Kırmızı, “Bu gerçekten harika bir yarıştı! Hepiniz çok hızlıydınız,” demiş.
Bici, “Evet, çok eğlendim. Tekrar yarışmak için sabırsızlanıyorum,” demiş.
Susi, “Ormanda yarışmak çok heyecan vericiydi,” demiş.
Kiki, “Bu yarış unutulmaz bir anı oldu,” demiş.
Yarışın ardından, Kırmızı ve arkadaşları göl kenarına gitmişler ve orada küçük bir kaplumbağa ile tanışmışlar. Kaplumbağa, “Merhaba! Benim adım Tosi. Burada mı yaşıyorsunuz?” diye sormuş.
Kırmızı, “Merhaba Tosi! Biz bu kasabada yaşıyoruz ve bugün ormanı keşfetmeye geldik,” demiş.
Tosi, “Bu orman gerçekten harika bir yerdir. Burada bir sürü macera yaşayabilirsiniz,” demiş ve onlara ormanın gizli yerlerini göstermiş.
Tosi, Kırmızı ve arkadaşlarını ormanın derinliklerine götürmüş. Hep birlikte yürüyerek büyük ağaçların arasından geçmişler. Yolda, Tosi onlara ormanın bitkilerini ve hayvanlarını anlatmış. Kuşların cıvıltıları arasında ilerlerken, birden karşılarına büyük bir şelale çıkmış. Şelalenin suyu kristal gibi berrakmış ve suyun altında rengarenk taşlar varmış.
Kırmızı, “Bu şelale ne kadar güzelmiş! Burada hep birlikte oynayalım,” demiş.
Bici, “Evet, burası harika bir yer,” demiş ve hep birlikte şelalenin yanında oynamaya başlamışlar. Şelalenin serin sularında neşeyle zıplamışlar ve suyun altındaki renkli taşları toplamışlar.
Gün batımına doğru, Kırmızı ve arkadaşları kasabaya geri dönmeye karar vermişler. Yolda, Kırmızı, “Bugün harika bir macera yaşadık. Yeni arkadaşımız Tosi’yle tanıştık ve ormanın gizli yerlerini keşfettik,” demiş.
Kiki, “Evet, bu gün gerçekten unutulmaz bir gündü,” demiş.
Hep birlikte kasabaya döndüklerinde, Kırmızı ve arkadaşları ormanda yaşadıkları macerayı diğer arkadaşlarına anlatmışlar. Kasabadaki herkes, Kırmızı ve arkadaşlarının cesaretine hayran kalmış.
Ve böylece, Kırmızı Araba ve Arkadaşları masalı burada bitmiş ancak Kırmızı ve arkadaşları, her gün yeni maceralar yaşayarak, dostluklarını pekiştirmişler. Kırmızı, her sabah güneş doğduğunda kasabanın sokaklarında neşeyle gezmeye devam etmiş ve her gün yeni bir macera için hazır olmuş.
Kırmızı Araba ve Arkadaşları Masalına benzeyen “Masallar” okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz. Masal dinlemek için ise Youtube ve İnstagram butonlarımıza tıklayarak hesaplarımızı ziyaret edebilirsiniz.
Yorum yok! İlk siz olun.