Kuş Masalı: Bir varmış bir yokmuş, bir zamanlar yemyeşil bir ormanda Tombik adında bir kuş yaşarmış. Tombik, parlak tüyleri ve neşeli cıvıltısıyla neşeli ve arkadaş canlısı bir kuşmuş. Ancak Tombik’in kendine özgü bir sorunu varmış: Bir kuşa göre çok kiloluymuş, özellikle de göbeği.
Tombik ormandaki diğer kuşlar gibi uçmayı çok severdi ama ne zaman havalanmaya çalışsa yerden kalkmak için mücadele ederdi. Ağır karnı ona ağırlık yapıyor ve arkadaşları gibi gökyüzünde süzülmesini zorlaştırıyordu.
Yaşadığı zorluklara rağmen Tombik uçmaya kararlıydı. Diğer kuşların havada zarifçe süzülüşünü izler ve aynısını yapmayı hayal ederdi. Farklı olduğunu ve kilosunun işleri zorlaştırdığını biliyordu ama bunun cesaretini kırmasına izin vermedi. Bunun yerine her gün pratik yapıyor, kanatlarını tüm gücüyle çırpıyor ve kendini yerden kaldırmaya çalışıyordu.
Ormandaki diğer hayvanlar Tombik’le kilosu ve onlar gibi uçamaması nedeniyle sık sık dalga geçerlerdi. Ama Tombik onların sözlerinin onu incitmesine izin vermezmiş. Ne kadar zor görünürse görünsün, hayalini gerçekleştirebileceğini biliyordu.
Bir gün ormanı şiddetli bir fırtına vurdu. Rüzgâr şiddetliymiş ve yağmur sağanak halinde yağıyormuş. Diğer kuşlar yuvalarının güvenliğine sığındılar ama Tombik bunu bir fırsat olarak gördü. Kanatlarını açtı ve derin bir nefes aldı, sonunda uçmaya kararlıydı.
Tombik güçlü bir hamleyle kendini fırtınalı gökyüzüne fırlattı. Rüzgâr ona karşı savruldu ve ağır karnı onu aşağı çekmekle tehdit etti. Ama Tombik pes etmedi. Kanatlarını her zamankinden daha sert çırptı ve fırtınayı tüm gücüyle itti.
Şaşkınlık ve sevinç içinde, Tombik gökyüzüne doğru gittikçe yükseldiğini hissetti. Her şeye rağmen uçuyordu! Ormandaki diğer hayvanlar Tombik’in fırtınanın içinden süzülüşünü hayranlıkla izlediler, ağır karnı artık ona ağırlık yapmıyordu.
Tombik fırtınanın içinden gurur ve başarı duygusuyla uçtu. Kendisine ve diğer herkese fiziksel sınırlamalarının üstesinden gelebileceğini kanıtlamıştı. Zarif bir şekilde ormana geri indiğinde, diğer hayvanlar Tombik’in kararlılığının ve azminin karşılığını aldığını fark ederek onu alkışladılar.
O günden sonra Tombik, zorluklara meydan okuyan kuş olarak tanındı. Ormandaki diğer hayvanlara kendilerine inanmaları ve ne kadar zor görünürse görünsün hayallerinden asla vazgeçmemeleri için ilham verdi.
Ve böylece Ağır Göbekli Kuş Tombik herkese değerli bir ders verdi – bazı fiziksel sorunlarımız yapabileceklerimizi engelleyebilir, ancak bu engelleri kararlılık ve azimle aşmak yine de bizim elimizdedir. Ve böylece Tombik gökyüzünde süzülmeye devam etti, ağır karnı artık onu engellemiyordu.
Bir sabah Tombik, ormanda uyanır uyanmaz garip bir ses duydu. Ses, hışırtılı bir fısıltı gibiydi ve Tombik’in dikkatini çekti. Merakla sesin geldiği yöne doğru uçmaya başladı. Uçtuğu sırada gökyüzündeki bulutlar arasında bir grup kuşun toplandığını fark etti.
Yaklaştıkça, Tombik’in karşısına şaşırtıcı bir manzara çıktı: Bulutların arasında, rengarenk ve ışıl ışıl parlayan bir kale vardı. Kale, gizemli bir şekilde havada asılı duruyordu. Üstelik, kalede yaşayanların pek de sıradan olmadığını görmek için uzun süre bakmasına gerek kalmadı Tombik’in. Kalede yaşayanlar, insanlara benzer bir şekilde giyinmişlerdi ve oldukça neşeli görünüyorlardı.
Tombik, bu tuhaf manzaraya hayretle bakarken, kale sakinlerinden biri ona seslendi. “Merhaba, Tombik!” dedi gülümseyerek. “Biz burada Gökyüzü Şenlikleri’ni düzenliyoruz. Seni de aramızda görmekten mutluluk duyarız!”
Tombik, bu teklifi sevinçle kabul etti ve kaleye girdi. İçeride, kuşlar için birbirinden eğlenceli etkinlikler düzenleniyordu. İlk olarak, renkli yelkenleri olan küçük bir tekneye bindirildi ve gökyüzünde rüzgarla dans etti. Sonra, yüksekten uçan bir ip cambazının üzerine çıktı ve denge yeteneğini gösterdi. Ardından, rengârenk yamaç paraşütüyle gökyüzünde süzüldü.
Tombik, rengârenk yamaç paraşütüyle gökyüzünde süzülürken, etrafını seyrediyordu. Diğer kuşlarla birlikte dans ederken ve uçuş gösterileri yaparken, kendini adeta masalsı bir dünyada hissediyordu. Heyecan ve mutlulukla dolu olan bu anların tadını çıkarıyordu.
Gökyüzü Şenlikleri boyunca Tombik, birçok yeni arkadaş edindi ve farklı maceralara katıldı. Her bir etkinlikte, kendi yeteneklerini ve cesaretini daha da keşfetti. İnsanlara benzer giysiler giymek, onun için aslında fiziksel görünümünün önemli olmadığını anlamasını sağladı. Asıl önemli olanın, içindeki cesaret, kararlılık ve hayal gücü olduğunu kavrıyordu.
Gökyüzü Şenlikleri’nin sona erdiği gün, kale sakinleri Tombik’i özel bir törenle uğurladılar. Tombik, bu deneyimden öğrendiklerini kalbinde taşıyarak ormana geri döndü. Artık fiziksel görünümünden kaynaklanan endişeleri geride bırakmıştı. Her ne kadar ağır göbeği olsa da, kendi hayallerine ulaşmak için kararlılığı ve cesareti vardı.
Ormana geri döndüğünde, Tombik’in arkadaşları onu coşkuyla karşıladılar. Onun cesareti ve azmi, onlara da ilham vermişti. Artık herkes, kendi hayallerini gerçekleştirmek için ne gerekiyorsa onu yapabileceklerine inanıyordu.
Ve böylece Tombik’in maceraları, ormandaki diğer kuşlar arasında efsanevi bir hikâye olarak anlatılmaya devam etti. Onun hikâyesi, fiziksel engellerin üstesinden gelmenin, cesaret ve azimle mümkün olduğunu gösteriyordu. Herkes, Tombik’in örneğini izleyerek, kendi hayallerini gerçekleştirmek için hiçbir zorluğun engel olamayacağını öğrendi.
Ve Kuş masalı burada bitmiş.
Kuş masalı gibi en güzel çocuk masalları kategorisini okumak için çocuk masalları linkine üstüne tıklayarak kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
Yorum yok! İlk siz olun.