Minik Bebek Alara Masalı: Bir varmış, bir yokmuş. Yeşil çimenlerle kaplı geniş bir bahçede yaşayan sevimli bebek Alara varmış. Alara, parlak mavi gözleri ve sevimli kahverengi saçlarıyla herkesi kendine hayran bırakırmış.
Onun en sevdiği yer, bahçenin ortasındaki büyük ceviz ağacının altıymış. Burada hayal dünyasında türlü türlü oyunlar oynar, neşeyle zaman geçirirmiş.
Bir sabah, Alara odasının penceresinden dışarı bakarken, bahçenin kenarındaki büyük ağacın yanında parlayan bir şey görmüş. Merakla dışarı çıkmış ve parlayan şeyin bir anahtar olduğunu fark etmiş. Anahtarın ucunda küçük bir not bağlıymış. Notta, “Bu anahtar, sihirli ormanın kapısını açar. Cesur olup ormanı keşfetmeye hazır mısın?” yazıyormuş.
Alara, macerayı çok seven cesur bir bebekmiş. Hemen anahtarı almış ve sihirli ormanı bulmaya karar vermiş. Yola koyulan Alara, bahçenin ötesindeki ağaçların arasından geçerek, büyük bir ormana ulaşmış.
Ormanın girişinde, üzeri desenlerle kaplı eski bir kapı varmış. Anahtarı çıkarıp kapıya takmış ve yavaşça çevirmiş. Kapı, gıcırdayarak açılmış ve Alara, içeriye adım atmış.
Sihirli orman, büyülü bir yermiş. Ağaçlar rengarenk çiçeklerle kaplıymış ve kuşlar neşeyle şarkı söylüyormuş. Ormanın derinliklerinde, gümüş bir dere akıyormuş.
Alara, derenin kenarına gidip suyun berraklığına hayran kalmış. Bu sırada, suyun üzerinde parlayan bir şey fark etmiş. Bu, sihirli bir kristalmiş. Kristali eline aldığında, etrafında parlak bir ışık halesi oluşmuş ve küçük bir peri belirivermiş.
Peri, “Merhaba Alara, ben Peri Mira. Senin gibi cesur birini bekliyordum,” demiş. Alara, şaşkınlıkla, “Merhaba Peri Mira, ben buraya ormanı keşfetmek için geldim,” demiş.
Peri Mira, gülümseyerek, “Bu orman, sadece cesur ve yardımsever çocuklara açılır. Sen de o çocuklardan birisin. Bu kristal, sihirli gücünü ortaya çıkarır. Eğer birine yardım etmek istersen, bu kristal senin yanında olacak,” demiş.
Alara, Peri Mira ile birlikte ormanı gezmeye başlamış. Birlikte yürürken, ormanın derinliklerinde kaybolmuş bir tilki yavrusu görmüşler. Tilki, çaresizce mırıldanıyormuş. Alara hemen kristali çıkararak, “Merak etme küçük tilki, sana yardım edeceğiz,” demiş.
İlk önce, tilkinin yuvaya giden yolu bulabilmesi için ormanın haritasını çizmeye karar vermişler. Alara ve Peri Mira, tilkinin anlattıklarını dikkatlice dinlemişler ve ormanın belirli noktalarını not etmişler. Tilki, yuvasına yakın olduğunu düşündüğü büyük bir meşe ağacını tarif etmiş. Alara, meşe ağacını bulmak için kristalin gücünü kullanarak yolu aydınlatmış.
Yolda ilerlerken, büyük bir çiçek tarlasına ulaşmışlar. Çiçeklerin arasında dolanarak meşe ağacını aramışlar. Birkaç yanlış yoldan dönüp tekrar denemişler. Sonunda, meşe ağacını bulmuşlar ve ağacın dibinde minik bir geçit fark etmişler.
Tilki, “Burası benim yuvamın yolu!” diye sevinçle bağırmış. Alara ve Peri Mira, tilkiyi yuvaya kadar eşlik etmiş ve tilki yuvasına sağ salim ulaşmış.

Tilki, Alara ve Peri Mira’ya teşekkür etmiş ve dostluklarını kutlamak için onlara taze meyveler ikram etmiş. Alara ve Peri Mira, tilkiye yardım ettikleri için çok mutlu olmuşlar.
Bir başka gün, Alara ve Peri Mira, ormanın derinliklerinde büyük bir çiçek tarlasına ulaşmışlar. Çiçeklerin arasında minik bir delik görmüşler. Delikten sevimli bir tavşan çıkmış, ama tavşan biraz korkmuş gibi görünüyormuş.
Alara, tavşana yaklaşarak, “Merhaba küçük tavşan, neden üzgünsün?” diye sormuş. Tavşan, üzgün bir sesle, “Benim adım Pofuduk. Bir sihirli taş arıyordum ama bulamadım,” demiş. Alara, Pofuduk’a yardım etmeye karar vermiş, “Endişelenme Pofuduk, biz sana yardım ederiz,” demiş. Peri Mira da, “Evet, birlikte o taşı buluruz,” diye eklemiş.
Alara, Peri Mira ve Pofuduk, birlikte ormanda sihirli taşı aramaya başlamışlar. Çimenlerin arasından ilerleyerek, renkli çiçeklerin altına bakmışlar. Birkaç yanlış yoldan geçip tekrar denemişler. Sonunda, büyük bir ağacın dibinde parlayan sihirli taşı bulmuşlar. Taşın etrafında minik bir ışık halkası oluşmuş ve taşın gücü ortaya çıkmış.
Pofuduk, taşı bulduğu için çok mutlu olmuş ve Alara ile Peri Mira’ya teşekkür etmiş. Sihirli taş, Pofuduk’un yuvasını daha da güzelleştirecekmiş.
Gün batımına yakın, Alara ve Peri Mira, ormanın kapısından geri dönmüş. Evine döndüğünde, yeni arkadaşları ve yaşadığı maceralarla dolu bir gün geçirdiği için çok mutluymuş.
O günden sonra, Alara her sabah uyandığında sihirli ormanın kapısını açmak için bir maceraya çıkmayı dört gözle beklemiş. Her gün, cesaret ve yardımseverlik dolu yeni maceralar yaşamış ve Minik Bebek Alara masalı, dilden dile anlatılarak herkesin gönlünde yer etmiş.
Minik Bebek Alara Masalına benzeyen “1 Yaş Masalları” okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz. Masal dinlemek için ise Youtube ve İnstagram sayfalarımızı takip edebilirsiniz.