Ormanın Gizemli Dostları Masalı: Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, yemyeşil ağaçlarla dolu, şirin mi şirin bir orman varmış. Bu ormanda her türlü hayvan dostça yaşarmış.
Ormanın derinliklerinde, küçük bir göletin hemen yanında, minicik bir kulübede yaşayan sevimli bir tavşan varmış. Bu tavşanın adı Tonti’ymiş. Tonti, çevresindeki tüm hayvanlarla iyi geçinir, onların dertlerini dinler ve hep yardım etmeye çalışırmış.
Tonti’nin en yakın arkadaşları arasında kurnaz tilki Tila, cesur sincap Sisi ve bilge baykuş Bobo varmış. Bu dört arkadaş her gün ormanda buluşur, yeni maceralara atılırmış. Günlerden bir gün, ormanın derinliklerinde hiç kimsenin gitmediği bir bölgeye gitmeye karar vermişler.
O sabah, Tonti ve arkadaşları erkenden buluşmuşlar. Tonti, “Bugün ormanın gizemli kısmına gitmek istiyorum. Orada neler olduğunu hep merak etmişimdir,” demiş.
Tila hemen atılmış, “Harika bir fikir Tonti! Kim bilir ne maceralar bizi bekliyor,” diye eklemiş.
Sisi, “Evet, bence de çok heyecanlı olacak,” demiş ve gözleri parlamış.
Bilge baykuş Bobo ise biraz endişeliymiş, “Bu bölge hakkında pek bir şey bilmiyoruz. Dikkatli olmalıyız,” diye uyarmış arkadaşlarını.
Dört arkadaş, güneşin ilk ışıklarıyla birlikte yola koyulmuşlar. Yol boyunca şarkılar söyleyip eğlenmişler. Ormanın derinliklerine doğru ilerledikçe, ağaçlar sıklaşmış ve yollar daralmış. Nihayet gizemli bölgeye varmışlar.
Burası gerçekten çok farklıymış. Her yer çeşit çeşit çiçeklerle, rengarenk kelebeklerle doluymuş. Ama en dikkat çekici şey, ortasında duran kocaman, eski bir ağaçmış. Bu ağacın dalları gökyüzüne doğru uzanıyor ve sanki bulutlara değiyormuş.
Tila, “Bu ağaç çok eski görünüyor. Acaba ne hikayeler saklıyor?” diye sormuş.
Sisi, “Belki de bu ağaç büyülüdür,” diye heyecanla eklemiş.
Bobo, “Bu tür ağaçlar çok nadirdir. Belki de bu ormanın en eski sakini bu ağaçtır,” demiş.
Tonti, ağaca doğru yaklaşmış ve birdenbire ağacın içinden bir ses duymuş. Bu ses, “Hoş geldiniz, ormanın cesur dostları,” diyormuş.
Dört arkadaş şaşkınlık içinde kalmış. Ağacın içinden çıkan bu sesin kim olduğunu merak etmişler. Tonti cesurca sormuş, “Sen kimsin?”
Ağacın içinden gelen ses, “Ben bu ormanın koruyucusuyum. Adım Mistik. Siz buraya neden geldiniz?” diye sormuş.
Tila, “Biz sadece burayı keşfetmek istedik. Seni rahatsız etmek istemedik,” demiş.
Mistik, “Rahatsız olmadım, aksine çok uzun zamandır buraya kimse gelmemişti. Sizlerin burada olması beni mutlu etti,” diye cevap vermiş. “Ancak bilmeniz gereken bir şey var. Bu ormanda bir hazine saklı. Bu hazineyi bulmanız için size bazı ipuçları vereceğim. Hazır mısınız?”
Dört arkadaş, heyecanla “Evet!” diye bağırmışlar.
Mistik, “Öyleyse ilk ipucu: Gözlerinizi dört açın, yeşil yaprakların arasında parlayan bir şey bulacaksınız. O sizi ikinci ipucuna götürecek,” demiş.
Tonti ve arkadaşları hemen aramaya başlamışlar. Bir süre sonra, Sisi bir yaprağın altında parlayan küçük bir taş bulmuş. Bu taşın üzerinde bir yazı varmış: “Gizemli mağaranın kapısını arayın.”
Bobo, “Gizemli mağara! Bu mağarayı biliyorum. Beni takip edin,” demiş. Bobo, arkadaşlarını mağaranın olduğu yere götürmüş. Mağara, büyük bir kayanın arkasında gizliymiş. İçeri girdiklerinde, mağaranın duvarlarında parlayan taşlar görmüşler. Tonti, “İkinci ipucunu burada bulmalıyız,” demiş.
Mağaranın derinliklerine doğru ilerlerken, birdenbire duvarda parlayan bir harita görmüşler. Bu harita, ormanın farklı bölgelerini gösteriyormuş ve ortasında büyük bir X işareti varmış. Bobo, “Bu X işareti, hazinenin yerini gösteriyor olabilir,” demiş.
Haritayı dikkatlice inceleyen arkadaşlar, X işaretinin büyük ağacın yakınlarında olduğunu fark etmişler. Hemen geri dönmüşler ve büyük ağacın etrafını aramaya başlamışlar. Sonunda, ağacın dibinde küçük bir kapı bulmuşlar. Bu kapıyı açtıklarında, içeri giren dört arkadaş büyük bir odada kendilerini bulmuşlar. Odanın ortasında, ışıl ışıl parlayan bir sandık varmış.
Tila, “Bu olmalı! Hazinenin sandığı!” demiş heyecanla.
Tonti, sandığı açmış ve içinden rengarenk taşlar, altın paralar ve eski bir kitap çıkmış. Kitabı açtıklarında, içinde ormanın tarihi ve birçok bilgece sözler yazılıymış. Mistik’in sesi yine duyulmuş, “Bu hazine, ormanın bilgeliğidir. Onu paylaşın ve ormanın tüm sakinlerine bu bilgeliği öğretin,” demiş.
Dört arkadaş, ormanın bilgeliğini paylaşarak, ormanın tüm sakinlerinin daha mutlu ve huzurlu yaşamasını sağlamışlar. Bu macera, onların dostluğunu daha da pekiştirmiş ve birbirlerine olan güvenlerini artırmış. Ve böylece, Ormanın Gizemli Dostları Masalı burada bitmiş ancak Tonti ve arkadaşlarının orman maceraları hiçbir zaman bitmemiş.
Ormanın Gizemli Dostları Masalına benzeyen “Tan ve Babasının Uyku Macerası Masalını” okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.
[…] Perisinin Sihirli Ormanı Masalına benzeyen “Ormanın Gizemli Dostları Masalını” okumak için bağlantıya […]
[…] Adasında Dostluk Macerası Masalına benzeyen “Ormanın Gizemli Dostları Masalını” okumak için bağlantıya […]
[…] Bahçesinin Sihirli Çiçekleri Masalına benzeyen “Ormanın Gizemli Dostları Masalını” okumak için bağlantıya […]