Üç Can Dostun Macerası Masalı: Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, renkli çiçeklerle dolu büyük bir bahçede, Neşeli Kedi, Cesur Köpek ve Özgür Ruhlu Kuş adında üç iyi arkadaş yaşarmış. Neşeli Kedi her zaman gülümser ve etrafına neşe saçarmış. Cesur Köpek, her türlü maceraya atılmaktan korkmazmış. Özgür Ruhlu Kuş ise, gökyüzünde süzülerek dünyayı keşfetmeyi severmiş.
Bir gün, bahçelerinin ötesindeki ormanda, onların en sevdikleri ağacın köklerini saran karanlık bir gölge fark etmişler. Bu gölge, ağacın tüm canlılığını emiyor ve çevresindeki bitkileri kurutuyormuş. Üç arkadaş, bu duruma kayıtsız kalamazmış ve ağacı kurtarmaya karar vermişler.
Yola koyulmuşlar ve ağaca vardıklarında, gölgenin aslında bir bulut olduğunu görmüşler. Bulut, gökyüzünden düşmüş ve yerde sıkışıp kalmış. Özgür Ruhlu Kuş, bulutla konuşmuş ve onun hikayesini dinlemiş. Bulut, yuvasına dönmek istiyormuş ama nasıl yapacağını bilemiyormuş.
Üç arkadaş, bulutu yuvasına geri götürmek için bir plan yapmışlar. Neşeli Kedi, bulutun altında zıplayarak onu güldürmüş ve neşelendirmiş. Cesur Köpek, bulutu sırtında taşıyarak ormanın en yüksek tepesine çıkarmış. Özgür Ruhlu Kuş ise, kanatlarıyla güçlü rüzgarlar yaratıp bulutu gökyüzüne doğru itmiş.
Maceranın sonunda, bulut yavaş yavaş yükselmiş ve gökyüzüne geri dönmüş. Güneş tekrar parlamaya başlamış ve ağaç yeniden canlanmış. Çiçekler açmış ve tüm orman hayat bulmuş.
Sonraki gün, bu üç arkadaş, bahçelerinde dinlenirken birden gökyüzünde bir parıltı fark etmişler. Özgür Ruhlu Kuş, “Bu parıltı da neyin nesi?” diye merakla sormuş. Neşeli Kedi, “Belki bir hazine buluruz,” demiş heyecanla. Cesur Köpek ise, “Hadi gidip bakalım, bu parlaklık nereden geliyor,” diyerek yola çıkmış.
Parıltının geldiği yere vardıklarında, büyük bir ağacın altında bir harita bulmuşlar. Harita, ormanın derinliklerindeki gizli bir mağarayı gösteriyormuş. Üç arkadaş, bu gizemli haritayı takip etmeye karar vermişler.
Yolculuk sırasında, birçok engelle karşılaşmışlar. Dar patikalardan geçmişler, yüksek kayalardan tırmanmışlar ve hatta bir nehrin üzerinden geçmek zorunda kalmışlar. Neşeli Kedi, “Bu yolculuk çok zorlu,” demiş ama hiç pes etmemiş. Cesur Köpek, “Birlikte her engeli aşabiliriz,” diyerek arkadaşlarını cesaretlendirmiş. Özgür Ruhlu Kuş ise, “Gökyüzünden yolumuza devam edelim,” demiş ve havalanmış.
Sonunda haritanın gösterdiği yere, gizli mağaraya varmışlar. Mağaranın girişinde, büyük bir taş kapı varmış. Üç arkadaş, kapıyı nasıl açacaklarını düşünürken, Cesur Köpek bir fikir bulmuş. “Birlikte itelim, belki açılır,” demiş. Hep birlikte güçlerini birleştirip kapıyı itmişler ve kapı yavaşça açılmış.
Mağaranın içinde, büyük bir hazine sandığı bulmuşlar. Sandığı açtıklarında, içinde altınlar, mücevherler ve parlayan taşlar varmış. Ancak, en önemli şey, sandığın dibinde bir not bulmuşlar. Notta, “Bu hazine, doğanın ve dostluğun gücüne inananlara aittir. Onları koruyun ve paylaşın,” yazıyormuş.
Neşeli Kedi, “Bu hazineyi paylaşmalıyız,” demiş. Cesur Köpek, “Doğayı korumak için kullanmalıyız,” diye eklemiş. Özgür Ruhlu Kuş ise, “Dostluk her şeyden değerlidir,” demiş.
Üç arkadaş, hazineden aldıkları değerli taşlarla köylerine dönmüşler ve bu taşları köydeki herkesle paylaşmışlar. Köy halkı, bu cömertlik karşısında çok mutlu olmuş ve üç arkadaşın dostluğunu kutlamış.
Bir başka gün, bu üç arkadaş bahçelerinde oyun oynarlarken, uzaktan bir ses duymuşlar. Bu ses, ormanın derinliklerinden geliyormuş. Neşeli Kedi, “Bu ses de neyin nesi?” demiş. Cesur Köpek, “Hadi gidip bakalım, belki yardıma ihtiyacı olan biri vardır,” diye cevap vermiş. Özgür Ruhlu Kuş, “Ben yukarıdan gözlem yaparım,” diyerek kanatlarını çırpmış ve havalanmış.
Ormanın derinliklerine doğru ilerlerken, bir tavşanın bir çalıya sıkışmış olduğunu görmüşler. Tavşan, “Lütfen bana yardım edin, buradan çıkamıyorum,” diye seslenmiş.
Neşeli Kedi, tavşanın yanına gitmiş ve onun etrafındaki dalları temizlemeye başlamış. Cesur Köpek, “Merak etme, seni buradan kurtaracağız,” demiş. Özgür Ruhlu Kuş ise, “Biraz daha sabret, hep birlikte seni kurtaracağız,” diye moral vermiş.
Üç arkadaş, tavşanın etrafındaki dalları temizleyip onu kurtarmışlar. Tavşan, “Çok teşekkür ederim, siz olmasaydınız burada mahsur kalırdım,” demiş.
Neşeli Kedi, “Biz arkadaşız, birbirimize yardım etmek bizim işimiz,” demiş gülümseyerek. Cesur Köpek, “Evet, her zaman birbirimize yardım etmeliyiz,” diye eklemiş. Özgür Ruhlu Kuş, “Dostluğun gücü her engeli aşar,” demiş gururla.
Tavşan, “Size minnettarım, bu iyiliğinizi asla unutmayacağım,” demiş ve ormanın derinliklerine doğru hoplayarak uzaklaşmış.
Üç arkadaş, bu yeni maceradan sonra bahçelerine geri dönmüşler. O gün, birbirlerine yardım etmenin ve dostluğun ne kadar değerli olduğunu bir kez daha anlamışlar. Neşeli Kedi, Cesur Köpek ve Özgür Ruhlu Kuş, birlikte yeni maceralara atılmak için sabırsızlanıyormuş.
Ve böylece, Üç Can Dostun maceraları hep mutlu sonla bitmiş. Onlar hep birlikte, dostluk ve yardımlaşma içinde yaşamaya devam etmişler.
Ve masal burada bitmiş.
Üç Can Dostun Macerası Masalımıza benzeyen “Tombiş Kedi Masalını” okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.
1 Yorum
Pingback: Neşeli Kız ve Cesur Çocuk Masalı - Masal Oku