Vahanın Koruyucuları Masalı: Bir varmış bir yokmuş, bir zamanlar çölün ortasında suyun berrak olduğu, hayvanların huzur içinde içip serinleyebildiği bir vaha varmış. Bu vahada birçok hayvan yaşıyormuş ama aralarında Rıfkı adında bir bukalemun, Kübra adında bir kanguru ve Lale adında bir yılan göze çarpıyormuş.
Bir gün Lale tuhaf davranmaya ve vahanın her yerine çöp atmaya başlamış. Rıfkı ve Kübra onun ne yaptığını fark etmişler ve ona yaklaşıp bunu neden yaptığını sormuşlar.
Lale onlara, insanların vahayı çöplerle kirletmesi nedeniyle öfkeli olduğunu ve kendisinin de bu iyiliğe karşılık verdiğini açıklamış. Rıfkı ve Kübra bunu duyunca şaşırmışlar çünkü vahayı tüm hayvanlar için temiz ve güvenli tutmanın ne kadar önemli olduğunu biliyorlarmış.
İki arkadaş, Lale’nin diğer hayvanlara zarar vermeden kirlilikle baş etmenin daha iyi yolları olduğunu anlamasına yardımcı olmaya karar vermiş. Birlikte vahayı temizlemişler ve Lale ile çevreye özen göstermenin önemi hakkında konuşmuşlar.
Lale bir süre sonra yaptıklarının arkadaşlarına ve genel olarak vahaya zarar verdiğini anlamış. Vahayı herkes için temiz ve güvenli tutmak için yöntemlerini değiştireceğine ve onlarla birlikte çalışacağına söz vermiş.
O günden itibaren üç arkadaş, vahanın bakımını yapmak ve başka hiçbir hayvanın veya insanın suyu kirletmemesini sağlamak için birlikte çalışmışlar. Rıfkı, Kübra ve Lale vahanın koruyucuları olmuşlar ve herkese çevreye saygı duymanın ve onu korumanın önemini göstermişler.
Bir gün, Kübra bir sorun fark etmiş. Vahanın suyu eskisi kadar berrak değilmiş ve bazı hayvanlar su içerken rahatsız oluyormuş.
Kübra hemen arkadaşlarına durumu anlatmış. Rıfkı ve Lale, vahanın suyunun neden kirli olduğunu anlamak için araştırmaya başlamışlar. Suyun kaynağına doğru ilerlerken, suyun geçtiği yerlerde çöpler ve kirli maddeler görmüşler. Bu durum onları çok üzmüş.
Rıfkı, “Bu kirlenmenin sebebini bulmalıyız,” demiş.
Lale, “Evet, bu durum tüm hayvanları etkiliyor. Ne yapabiliriz acaba?” diye eklemiş.
Tam o sırada, vahanın derinliklerinden tuhaf bir ses duymuşlar. Sesi takip etmişler ve büyük bir kaplumbağa olan Tufan’la karşılaşmışlar. Tufan, “Merhaba genç dostlar, suyun kirlenmesinin sebebi ben değilim ama bu durumu açıklayabilirim. Uzun bir süredir vahanın yakınlarına insanlar kamp kuruyor ve çöplerini buraya atıyorlar,” demiş.
Rıfkı, Kübra ve Lale, bu durumu öğrendiklerine çok şaşırmışlar. Hemen bir plan yapmaya karar vermişler. Vahanın Koruyucuları olarak, insanların çöplerini vahaya atmaları yerine geri dönüştürmeleri ve çevreyi temiz tutmaları için onlarla konuşmak istemişler.
Ertesi gün, Rıfkı, Kübra ve Lale, insanların kampına gitmişler. Onlara suyun kirliliğini ve hayvanların bu durumdan nasıl etkilendiğini anlatmışlar. İnsanlar, hayvanların konuşabildiğini görünce çok şaşırmış ama durumu hemen anlamışlar.
Bir insan, “Biz de temiz bir çevre istiyoruz ama nasıl geri dönüştüreceğimizi bilmiyoruz,” demiş.
Kübra, “Sizlere yardım edebiliriz! Çöplerinizi ayırmak ve geri dönüşüm kutularına atmak çok kolay. Böylece hem siz hem de biz daha temiz bir çevrede yaşayabiliriz,” diye cevap vermiş.
İnsanlar, Rıfkı, Kübra ve Lale’nin önerilerini dinlemiş ve hemen uygulamaya başlamışlar. Çöplerini geri dönüştürmüşler ve vahaya zarar vermemeye özen göstermişler.
Birkaç hafta sonra, vahanın suyu tekrar berraklaşmış ve tüm hayvanlar rahatça su içebilmiş. Rıfkı, Kübra ve Lale, insanların da doğaya saygı gösterdiğini görmekten çok mutlu olmuşlar. Vahanın Koruyucuları, hem hayvanların hem de insanların birlikte, uyum içinde yaşayabileceğini kanıtlamışlar.
Ve böylece, Rıfkı, Kübra, Lale ve vahanın diğer sakinleri, huzur içinde yaşamaya devam etmişler. Görevlerini başarıyla yerine getiren üç arkadaş, çevreyi korumanın ne kadar önemli olduğunu herkese göstermişler.
Gökten üç elma düşmüş, biri Rıfkı’nın, biri Kübra’nın, biri de Lale’nin başına. Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine. Vahanın Koruyucuları masalımız burada bitmiş.
Vahanın Koruyucuları masalı gibi Uyku masalları okuduktan sonra rahat bir uykuya dalabilirsiniz.