Çirkin Ördek Yavrusu Masalı: Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, büyük ve güzel bir gölün kenarında, gür ve yemyeşil ağaçların arasında bir çiftlik varmış. Bu çiftlikte, pek çok hayvan birlikte yaşarmış.
Çiftliğin en sevilen sakinlerinden biri, nazik ve sevecen anne ördekmiş. Baharın gelmesiyle birlikte, anne ördek yuvasında oturup, dikkatle koruduğu yumurtalarının çatlamasını beklerken çok heyecanlıymış.
Bir gün, yumurtalar birer birer çatlamaya başlamış. Anne ördek, birbirinden sevimli yavru ördekleriyle gurur duymuş. Ancak son yumurta diğerlerinden daha büyükmüş ve bu yumurta henüz çatlamamış. Anne ördek sabırla beklemiş ve sonunda bu yumurta da çatlamış. İçinden çıkan yavru ördek, diğerlerinden çok farklıymış. Daha büyük ve tüyleri grimsi bir renkteymiş.
Anne ördek, yavrusunu sevecenlikle kucaklamış ama çiftlikteki diğer hayvanlar ve yavru ördeklerin kardeşleri bu farklı yavruyla dalga geçmişler. “Ne kadar çirkin bir ördek yavrusu!” diye alay etmişler. Zavallı yavru ördek, bu durumdan dolayı çok üzülmüş ve kendini dışlanmış hissetmiş. Her gün alaylara ve kötü sözlere maruz kalmak onu çok yaralamış.
Günler geçtikçe, çirkin ördek yavrusu daha da yalnız hissetmeye başlamış. Bir gün, daha fazla dayanamayarak çiftlikten ayrılmaya karar vermiş. “Burada kimse beni sevmiyor,” diye düşünmüş. Ormana doğru yola çıkmış ve yeni bir yuva aramaya başlamış. Ormanda pek çok farklı hayvanla karşılaşmış ama hiçbiri ona sıcak davranmamış. Hepsi onun görünüşüyle dalga geçmişler ve onu uzaklaştırmışlar.
Yavru ördek, bir gün büyük ve derin bir göl bulmuş. Gölün kenarında biraz dinlenmeye karar vermiş. Göl kenarında vakit geçirirken, çevresindeki hayvanlar yine onunla dalga geçmişler. “Bu ne çirkin bir yaratık böyle?” diye konuşmuşlar. Zavallı yavru ördek, göl kenarında geçirdiği günlerde kendini çok yalnız ve çaresiz hissetmiş.
Sonbahar geldiğinde, havalar soğumaya başlamış ve yavru ördek yiyecek bulmakta zorlanmış. Aç ve bitkin bir halde, bir çiftlik evinin bahçesine sığınmış. Çiftlikteki insanlar onu fark etmişler ve acıyarak biraz yiyecek vermişler. Ancak çiftlikteki diğer hayvanlar da onunla dalga geçmişler ve onu aralarına almamışlar. Yavru ördek, kış boyunca bu çiftlikte kalmış ve zorlu kış günlerini atlatmaya çalışmış.
Kış ayları geçip, bahar yeniden geldiğinde, yavru ördek kendini daha güçlü ve büyük hissetmiş. Çiftlikten ayrılarak, tekrar göle dönmeye karar vermiş. Göl kenarına geldiğinde, yüzlerce güzel kuğu görmüş. Bu zarif ve beyaz kuğulara hayranlıkla bakmış. Gölde kendi yansımasına bakınca, şaşkınlıktan donakalmış. Çünkü o da bir kuğuymuş!
“Ben çirkin bir ördek yavrusu değilm,” demiş. “Ben bir kuğuyum!” Yavru ördek, şimdi bir kuğu olduğunu bilerek, kendine olan güveni yerine gelmiş. Diğer kuğular onu aralarına almışlar ve birlikte gölde huzur içinde yüzmeye başlamışlar. O günden sonra, hiç kimse onunla dalga geçmemiş. Artık güzel ve zarif bir kuğu olarak, mutlu ve gururlu bir şekilde yaşamış.
Yavru ördek, kuğu olduğunu keşfettiği günden sonra, hayata karşı daha olumlu ve güçlü bir şekilde bakmaya başlamış. Diğer kuğularla birlikte gölde yüzerek, yeni arkadaşlar edinmiş ve hayatın tadını çıkarmış. Yıllar geçtikçe, çirkin ördek yavrusu olarak geçirdiği zor günleri hatırlamış ama bu günler onun için birer ders olmuş. Kendi değerini ve güzelliğini keşfetmek, ona büyük bir mutluluk ve huzur getirmiş.
Bir gün, gölde yüzdüğü sırada, yanına küçük bir çocuk gelmiş. Çocuk, kuğunun güzelliğine hayran kalmış ve onu izlemeye başlamış. Çocuk, kuğunun hikayesini öğrenince, ona daha da büyük bir hayranlık duymuş. Çocuk, kuğuya bir parça ekmek atmış ve kuğu, bu jesti kabul ederek çocuğa doğru yüzmüş. Çocuk ve kuğu, kısa sürede arkadaş olmuşlar ve birlikte vakit geçirmişler.
Ve böylece, çirkin ördek yavrusu, şimdi güzel ve zarif bir kuğu olarak, gölün en sevilen ve saygı duyulan sakinlerinden biri olmuş. Mutlu bir hayat sürmüş ve hikayesiyle pek çok kişiye ilham vermiş. Gölde yüzdüğü her an, kendine olan güveni ve huzuru artmış.
Her sabah güneşin doğuşunu izlerken, hayatın ne kadar güzel olduğunu düşünerek mutlu olmuş. Artık herkes tarafından sevilen ve saygı duyulan bir kuğu olarak, yaşamına devam etmiş. Ve Çirkin Ördek Yavrusu masalımız burada bitmiş ancak Çirkin Ördeğin güzelliği ve asaleti sonsuza dek sürmüş.
Çirkin Ördek Yavrusu Masalına benzeyen “Çıtırtı ile Pırpır’ın Uyku Macerası Masalını” okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.