Renkli Adımlar Masalı: Küçük Ressam Ezra’nın Masalı
Bir zamanlar rengarenk boyalı binaların yan yana dizildiği, mis gibi portakal çiçeklerinin kokusunun sokağa yayıldığı bir kasabada Ezra adında küçük tatlı bir kız yaşıyordu. Onun için en keyifli anlar okuldan çıkıp eve gelince çantasından çıkardığı renkli kalemlerini dizmek ve beyaz kağıdı gönlünce doldurmaktı. Mavi gökyüzünü daha mavi, mor menekşeleri daha mor yapabilmek isterdi ama içindeki hayalin kâğıda aynı güzellikte düşmediğini görünce üzülürdü. Daha canlı daha iyi çizebilmek için çiçekleri gökyüzünü daha iyi izlerdi.

Bir cumartesi günü annesi Ezra’yı pazara götürdü. Tezgâhlar arasından geçerken sokağın köşesinde rengarenk ve ışıl ışıl parlayan tablolar gördü. Boyalar öyle canlıydı ki sanki tuvallere birer masal serpilmişti. O tabloların başında orta yaşlarda, saçları kumral rengi bir kadın oturuyordu. Kadın, ince fırçasını usul usul oynatıyor, küçücük dokunuşlarla koca bir denizi dalgalandırıyordu.
Ezra’nın gözleri büyüdü, kalbi hızlı hızlı attı. Dayanamayıp annesinden izin aldı ve yanına gitti.
“Merhaba,” dedi utangaçça. “Bunları siz mi yaptınız?”
Kadın gülümseyip başını salladı. “Evet küçük hanım. Benim adım Nil. Senin adın nedir?”
“Ezra,” dedi heyecanla ve ekledi:
“Ben de resim yapmayı çok seviyorum, ama çizdiklerim hiç aklımdaki gibi olmuyor. Balık yapıyorum, balıklar gibi parlamıyor; kuş yapıyorum, kanatlarındaki tüyleri yapamıyorum, renkleri de pek canlı değil. Oysa sizin resimleriniz tam hayal ettiğim gibi; sanki kâğıtta gerçekten yaşıyorlar.”

Nil fırçasını durdurdu, Ezra’ya sevgiyle gülümsedi.
“Resim çizmek, yeryüzündeki bütün renkleri bir hazine gibi toplamak gibidir,” dedi. “Önce etrafına çok dikkatli gözlemlemelisin: Gökyüzü mavisini, ağaç yapraklarının yeşilni, çiçeklerin morlarını… Hepsini dikkatle ve özenle izlemelisin. Sonra fırçanı alıp bu renkleri kâğıdına yerleştirirsin. Böylece gördüklerin, kağıtta yeniden canlanır.”
Ezra anlamamıştı ama bir gizemli kapı açılmış gibi hissetti. Nil küçük bir sandalyeyi işaret etti. “Otur, izle. Sadece izle ve ne gördüğünü bana anlat.”
Ezra gözlerini kocaman açtı, Nil’in fırçayla neler yaptığını dikkatle izledi. Nil, boyayı paletten alırken fırçasını hafifçe yana yatırıyor, fazla boyayı tuvalin hemen kenarında bırakıyor, sonra denizin ortasına ince dalgalar konduruyordu. Her dalga bir öncekinin kardeşi gibiydi ama hiçbiri aynı değildi.
“Dalgalarda açık mavi var,” dedi Ezra fısıltıyla, “biraz da beyaz köpük.”
“Harika!” dedi Nil. “Şimdi gözlerin boyaları seçebiliyor.”

O günden sonra Ezra, Nil’i ne zaman pazar yerinde görse yanına gidip saatlerce izledi. Nil de ona küçük sırlar verdi: Gölgeleri bul, ışığın nereden geldiğine bak, önce büyük şekilleri gör sonra ayrıntıları ekle. “Herşeyi büyük küçük parçalara böl,” derdi, “sonra renkli bir yapboz gibi birleştir.”
Ezra artık okul yolunda bile gözlem yapardı. Sabah güneşi çatılara nasıl altın rengi serpmiş, gölgeler kaldırımda ne kadar uzun, fark ederdi. Defterine gördüğü ayrıntıları çizer, altında “güneşin ilk ışığı” ya da “rüzgârın savurduğu yaprak” gibi notlar alırdı. Eskiden balıklarının kuyruğu sığmazken şimdi incecik bir fırça darbesiyle yüzgeçleri bile hafifçe kıpırdıyordu.
Yıllar geçti Ezra farklı bir yere taşınmıştı. Nil ile uzun zamandır görüşmüyor ama onu sık sık hatırlardı, öğrettiklerini uygulardı. Ezra on altı yaşına geldiğinde odasının duvarları kendi yaptığı resimlerle dolmuştu… Arkadaşlarının duvarlarında bile Ezra’nın eserleri vardı.
Renkli Adımlar Masalı: Küçük Ressam Ezra’nın Masalı Başlıyor
Bir gün okulundaki resim öğretmeni, ulusal genç yetenekler yarışmasına katılabileceğini söyledi. Ezra hemen “Ben harika bir resim yapacağım! Yaşasın!” diye heyecanla ve özgüvenle yarışmaya başvurdu. Çünkü onun en sevdiği şey resim yapmaktı.
Yarışmaya gönderdiği tablo, akşamüstü kızıllığı altında limana dönen balıkçı teknelerini gösteriyordu. Ezra, tıpkı Nil’den öğrendiği gibi önce güneş ışığını kâğıtta “kızıl turuncu” parçası olarak görmüş, sonra gölgeleri bulmuş, en son teknelerin ince detaylarını işleyip karıncalar gibi çalışan balıkçıları koymuştu.
Birkaç ay sonra büyük sergi günü geldi. Yarışmaya gönderilen tüm resimler şehirdeki sanat galerisine asılmıştı. Ezra heyecanla salonu gezerken bir köşede bastona dayanmış tanıdık bir kadın gördü. Saçları beyazlamıştı ama gözleri aynı ışıltıyla gülüyordu.
“Nil!” diye sevinçle seslendi.

Nil dönüp bakınca kocaman gülümsemesiyle kollarını açtı. “Ezra, küçük ressam! Beni hatırladın mı?”
Ezra sarıldı. “Sizi hiç unutur muyum? Bana bakmakla çizmeyi öğrettiniz.”
Nil tabloların arasından yürüyüp Ezra’nın resminin önünde durdu. “Şu teknelerin halatına bak,” dedi. “Sanki tuvalden çıkıp rüzgârda sallanacak…”
Ezra kızardı. “Sizin öğrettiklerinizle yaptım. enim için renkli adımlar masalı oldu”
O sırada sahnenin ışıkları yandı, jüri başkanı mikrofona geldi. Yaşlı adam gülümseyerek konuştu: “Bu yılın ‘Büyük Renkler Ödülü’ kazananı…” Kalabalık nefesini tuttu. “Ressam Ezra!”
Salon alkışla doldu. Ezra’nın kulakları uğuldamaya başladı, gözleri Nil’i aradı. Nil’in yüzünde gururlu bir ifade vardı..
Ezra sahneye çıkarken aklından geçen ilk şey şuydu: Gerçekten büyük hayaller küçük adımlarla başlıyormuş.
Ödülünü aldıktan sonra Nil’in yanına döndü. “Sizin sayenizde,” dedi.
Nil başını salladı. “Hayır,” dedi, “Ben sadece bir pencere açtım. Dünyayı gözlemleyen ve renkleri anlayan sendin.”
Ezra gözlerini dolduran yaşları silerken sergi salonunun ışıkları tabloya vurdu, tıpkı yıllar önce Nil’in tuvalindeki dalgalar gibi canlıydı. Ezra’nın yıllar önceki cesur adımları ve Nil’in dokunuşu bir ressam yaratmıştı.
Kim bilir, belki de sokağın bir köşesinde Ezra’yı izleyen başka bir çocuk vardı ilk küçük adımı için cesur bir dokunuş bekliyordu.
Not:
Renkli Adımlar Masalı: Küçük Ressam Ezra’nın Masalı‘da masalda kullanılan betimleyici ve zaman zaman mecazlı ifadeler, çocukların hayal gücünü geliştirmek ve resim yapma isteğini desteklemek amacıyla seçilmiştir. Özellikle gözlem yapmanın önemi, somut örneklerle anlatılmaya çalışılmıştır. 4–8 yaş grubu için uygun dille yazılmış olsa da bazı kavramlar, çocuklarla birlikte okunarak açıklanabilir. Geri bildirimlerinizle masallarımızı daha da geliştirmeye devam ediyoruz.
Renkli Adımlar Masalı: Küçük Ressam Ezra’nın Masalı‘nı beğendiyseniz ‘Defne’nin Kitap Sevgisini Anlatan Masal‘ını da beğenebilirsiniz.