Sincap ile Karga Masalı: Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, masmavi gökyüzünün altında, rengarenk çiçeklerle dolu bir ormanda, Kiki adında sevimli bir sincap yaşarmış. Kiki’nin en yakın arkadaşı ise, zeki ve kurnaz Koko adında bir kargaymış.
Bir gün, ormanın huzurunu bozan büyük bir gürültüyle ikilimiz uyanmış. Meğersem, ormanın diğer ucunda yaşayan hayvanlar bir sorunla karşı karşıya kalmışlar. Kiki ve Koko, hemen onlara yardım etmek için yola koyulmuşlar.
Yolda ilerlerken, Kiki’nin kuyruğuna takılan bir diken fark etmiş Koko. Hemen Kiki’ye yardım etmiş ve dikeni nazikçe çıkarmış. Kiki, Koko’ya minnettar bir şekilde teşekkür etmiş ve maceralarına devam etmişler.
Ormana vardıklarında, diğer hayvanların neden üzgün olduğunu anlamışlar. Meğersem, ormanın en yüksek ağacının tepesindeki yuva, fırtınada zarar görmüş. Kiki ve Koko, hemen bir plan yapmışlar ve yuva için gerekli malzemeleri toplamaya başlamışlar.
Koko, uçarak yüksek dallardan malzeme toplarken, Kiki de yerden yuva için yumuşak yapraklar ve dallar toplamış. Birlikte çalışarak, kısa sürede yuvayı tamir etmişler ve tüm orman hayvanları onlara hayran kalmış.
Tam o sırada, gökyüzünde bir yıldız kaymış ve Kiki hemen bir dilek tutmuş. Dileği, ormanın her zaman huzurlu ve mutlu olmasıymış. Ertesi sabah, orman hayvanları bir sürprizle uyanmış. Ormanın ortasında, tüm hayvanların yiyecek paylaşabileceği büyük bir meyve bahçesi belirmiş.
Kiki ve Koko, bu mucize karşısında çok mutlu olmuşlar ve dostluklarının, birlikte çalışmanın ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha anlamışlar. Ve orman hayvanları, Kiki ve Koko sayesinde, her zaman yardımlaşmanın ve dostluğun önemini hatırlamışlar.
Bir gün, ormanın en yaşlı ağacı olan Bilge Çınar, Kiki ve Koko’yu yanına çağırmış. Bilge Çınar, “Sevgili dostlarım, sizden bir ricam olacak,” demiş. “Ormanın diğer ucunda, gizemli ve büyülü bir göl var. Bu gölün suyunu, ormanın dört bir yanına dağıtmak gerekiyor. Ancak, göle giden yol tehlikelerle dolu. Bu görevi sadece siz başarabilirsiniz.”
Kiki ve Koko, hemen kabul etmişler. “Elbette, Bilge Çınar! Ormanımız için her şeyi yaparız,” demişler. Ve yola koyulmuşlar.
Yolculuk sırasında, Kiki ve Koko’nun karşısına ilk olarak büyük bir nehir çıkmış. Nehrin üzerinde, köprü gibi uzanan dev bir kütük varmış. Kiki, “Bu kütüğün üzerinden geçebiliriz,” demiş. Koko ise, “Ama dikkatli olmalıyız, su çok hızlı akıyor,” diye uyarmış. Birlikte, dikkatlice kütüğün üzerinden geçmişler.
Nehrin diğer tarafına ulaştıklarında, ormanın derinliklerinden gelen tuhaf sesler duymuşlar. Bir çalı hareket etmiş ve karşılarına minik, sevimli bir kirpi çıkmış. Kirpi, “Merhaba, ben Pufi. Yolculuğunuzda size yardım edebilirim,” demiş. Kiki ve Koko, yeni arkadaşlarını sevinçle karşılamışlar.
Üçü birlikte ilerlerken, yollarını büyük bir kaya engellemiş. Koko, “Bu kayayı nasıl aşacağız?” diye sormuş. Pufi, “Benim dikenlerim çok güçlüdür. Onları kullanarak kayayı yontabiliriz,” demiş. Pufi’nin dikenleriyle kayayı küçük parçalara ayırmışlar ve yollarına devam etmişler.
Bir süre sonra, büyülü göle ulaşmışlar. Gölün suyu, ay ışığında parıldıyormuş. Kiki, “Bu suyu nasıl taşıyacağız?” diye düşünmüş. Tam o sırada, gölün içinden bir peri çıkmış. Peri, “Merhaba cesur kahramanlar. Bu büyülü şişeleri kullanarak suyu taşıyabilirsiniz,” demiş ve onlara altın rengi üç şişe vermiş.
Kiki, Koko ve Pufi, şişeleri doldurup dikkatlice geri dönmüşler. Yolculuk sırasında, karşılarına çıkan zorlukları birlikte aşmışlar. Sonunda, Bilge Çınar’ın yanına geri dönmüşler ve şişeleri teslim etmişler.
Bilge Çınar, “Siz gerçekten de ormanın kahramanlarısınız. Bu su, ormana hayat verecek ve hepimizin huzur içinde yaşamasını sağlayacak,” demiş. Kiki, Koko ve Pufi, görevlerini başarıyla tamamlamış olmanın mutluluğunu yaşamışlar.
Bir gün, Kiki ve Koko, ormanda yeni bir ses duymuşlar. Bu ses, ormanın derinliklerinden gelen gizemli bir çağrıymış. Kiki, “Bu ses nereden geliyor?” diye merak etmiş. Koko, “Bunu öğrenmemiz lazım, Kiki. Hadi gidip bakalım,” demiş. İkili hemen sesin geldiği yöne doğru yola çıkmışlar.
Yol boyunca, renkli çiçeklerin arasında koşarak ilerlemişler. Koko, yüksek dallardan çevreyi gözlemlerken, Kiki de yerden ilerleyip izleri takip etmiş. Sonunda, büyük bir mağaranın önüne gelmişler. Mağaranın girişinde, parlayan taşlar varmış.
Koko, “Bu mağarayı daha önce hiç görmemiştim. İçeri girelim mi?” demiş. Kiki cesaretle, “Evet, girelim,” demiş. Mağaraya girdiklerinde, duvarlardaki parlayan taşlar onlara yol göstermiş. Taşlar, yol boyunca parıldayarak, onları mağaranın derinliklerine doğru yönlendirmiş.
Bir süre sonra, mağaranın sonunda büyük bir salon bulmuşlar. Salonun ortasında, altın rengi bir sandık duruyormuş. Kiki, “Bu sandıkta ne var acaba?” demiş. Koko, “Açıp bakalım,” demiş. Sandığı açtıklarında, içinden büyülü bir harita çıkmış.
Harita, ormanın derinliklerinde saklı bir hazinenin yerini gösteriyormuş. Kiki ve Koko, “Bu hazineyi bulmalıyız,” demişler. Haritayı takip ederek, ormanın daha önce hiç gitmedikleri bir bölgesine ulaşmışlar.
Yolda, yeni dostlar edinmişler. Cesur bir kurbağa olan Zıpzıp ve bilge bir kaplumbağa olan Tospik, onlara katılmış. Hep birlikte, haritanın gösterdiği yere doğru ilerlemişler. Karşılarına çıkan zorlukları, birlikte çalışarak aşmışlar.
Sonunda, haritanın gösterdiği yere gelmişler. Büyük bir ağacın altında, toprakta gizli bir kapak bulmuşlar. Kapağı açtıklarında, içi değerli taşlar ve altınlarla dolu bir sandık bulmuşlar. Ancak, hazineden daha değerli bir şey daha varmış: Ormanın tüm hayvanlarını koruyacak sihirli bir taş.
Kiki, “Bu taş, ormanın her zaman huzurlu ve güvenli olmasını sağlayacak,” demiş. Koko, “Bu bizim en büyük hazinemiz,” demiş. Tospik ve Zıpzıp da, bu sihirli taşın ormanın geleceği için ne kadar önemli olduğunu anlamışlar.
Böylece, Kiki ve Koko, yeni dostlarıyla birlikte, ormanın en derin sırrını çözmüşler ve büyük bir kahramanlık yapmışlar. Ormanın her köşesi, onların cesaretini ve dostluğunu konuşmuş. Ve bu macera da, Kiki ve Koko’nun dostluğunu daha da güçlendirmiş.
Sincap ile Karga masalı burada bitmiş ama Kiki ve Koko’nun maceraları, her zaman çocuklara anlatılacak ve onların dostluğunu örnek alacak yeni nesiller için bir ilham kaynağı olacakmış. Orman, onların sayesinde hep huzurlu ve mutlu kalmış.
Sincap ile Karga Masalına benzer “Tosun ile Zıpzıp Masalını” okumak için üstüne tıklayabilirsiniz.